Ulaştırma ve Altyapı Bakanı
Abdulkadir Uraloğlu, Kaptan Fahrettin Aksu Kılavuzluk İstasyonu’nun yeni hizmet
binasının açılış töreninde konuştu. Bakan Uraloğlu, “2024 yılında, İstanbul
Boğazı’ndan geçen 41 bin 363 geminin 25 bin 327'sine kılavuz kaptan hizmeti
sunduk. 2025 yılının ilk 8 ayında 26 bin 264 bin gemi trafiği gerçekleşti, 15
bin 975 kılavuz kaptan hizmeti sağladık.” dedi.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı
Abdulkadir Uraloğlu, Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğünün İstanbul Boğazı’nda
stratejik bir öneme sahip olan Kaptan Fahrettin Aksu Kılavuzluk İstasyonu’nun
yeni hizmet binasının açılış töreninde konuştu. Bakan Uraloğlu, “Bu modern
hizmet binası, kılavuz kaptanlarımıza konforlu ve teknolojik bir çalışma ortamı
sunarak, onların zorlu görevlerini daha etkin bir şekilde yerine getirmelerine
katkı sağlayacak. İnci Burnundaki konumuyla İstanbul Boğazı’nın güvenliğinin
kilit noktalarından biri olan bu istasyon, Mavi Vatan’ımızın emniyetini daha da
güçlendirecektir.” ifadelerini kullandı.
“Kadim Anadolu’yu Çevreleyen
Denizlerimiz Bizim Kaderimizdir”
Dünyanın en önemli boğazları
arasında bulunan İstanbul ve Çanakkale Boğazları’nın kontrolünü elinde tutan
Türkiye’nin, Akdeniz ve Karadeniz Havzasındaki ülkelerin deniz ulaşımı ve
uluslararası ticaret faaliyetleri açısından anahtar konumda olduğunu dile
getiren Uraloğlu, sözlerine şu şekilde devam etti:
“Boğazlarımız, sadece ülkemiz
için değil, Karadeniz ve Akdeniz ekonomik havzaları başta olmak üzere tüm dünya
için stratejik bir suyolu ve enerji geçiş koridorudur. İbni Haldun’un ‘Coğrafya
kaderdir’ sözü de günümüzde gerçekliğini korumaktadır. Kadim Anadolu’yu
çevreleyen denizlerimiz bizim kaderimizdir, bir kulacından vazgeçmeyeceğimiz
Mavi Vatan’ımızdır.”
“İlk 100’de Yer Alan 5
Limanımız Deniz Ticaretindeki Yükselişimizi Ortaya Koydu”
Bugün, Türkiye’nin dış ticaret
taşımalarının yüzde 86’sının denizyolu ile gerçekleştiğine dikkati çeken
Uraloğlu, “2002 yılında dünyada 17. sırada yer alan Türk sahipli filomuz, 2024
yılı sonu itibarıyla 11. sıraya yükseldi. İlk 10’daki yerimizi almak için
durmaksızın çalışıyoruz. 2002 yılından
bu yana limanlarımızda elleçlenen yük miktarı yüzde 180, konteyner miktarı ise
yüzde 443 arttı. 2024 yılında limanlarımızda elleçlenen yük miktarı yaklaşık
532 milyon tona, konteyner miktarı ise 13 milyon 529 bin 729 TEU’ya ulaştı.”
diye konuştu.
Uraloğlu ayrıca, Ambarlı,
Kocaeli, Tekirdağ, Mersin ve bu yıl ilk kez listeye giren Aliağa Limanları’nın,
dünyanın en fazla konteyner elleçleyen 100 limanı arasında yer alarak
Türkiye’nin gücünü küresel arenada tescil ettiğini belirtti. Bakan Uraloğlu,
“2024 yılında bu beş limanımız, yaklaşık 11,4 milyon TEU ile ülkemizdeki toplam
konteyner elleçlemesinin yüzde 84,1’ini gerçekleştirdi. Aliağa Limanımız
listeye 91.sıradan giriş yaparken; Ambarlı 72., Kocaeli 86., Tekirdağ 94. ve
Mersin 98. sırada yer aldı. İlk 100’de yer alan 5 limanımız deniz ticaretindeki
yükselişimizi bir kez daha ortaya koydu.” ifadelerini kullandı.
Bu yılın Ocak-Ağustos döneminde
de limanlarda elleçlenen yük miktarının bir önceki yılın aynı dönemine göre
yüzde 3 artarak 366 milyon 799 bin 327 tona ulaştığını belirten Bakan Uraloğlu,
“Elleçlenen konteyner miktarı ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 3,5
artarak 9 milyon 381 bin 358 TEU oldu.” dedi.
“Kıyı Emniyeti Genel
Müdürlüğümüzü Geliştirecek ve Güçlendirecek Yatırımları Daha da Arttırıyoruz”
Tüm bu başarılarla birlikte
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı olarak; denizlerde seyir, can, mal ve çevre
emniyetine de büyük önem verdiklerini vurgulayan Uraloğlu, sözlerine şu şekilde
devam etti:
“Denizlerimizi; COSPAS-SARSAT
uydu yardımlı arama kurtarma sistemi ve gelişmiş haberleşme sistemleri ile
dinliyoruz, otomatik tanımlama sistemlerimiz ile izliyoruz, gemi trafik
hizmetleri merkezlerimizle yönetiyoruz. 2003 yılında boğazlarımızdaki gemi
trafiğini yönetmek amacı ile Türk Boğazları Gemi Trafik Hizmetleri Merkezini
kurduk. Diğer yoğun gemi trafiğinin yaşandığı deniz yetki alanlarını da kapsam
altına almak amacıyla Gemi Trafik Yönetim Sistemi (GTYS) projesini hayata
geçirdik.”
İzmit Gemi Trafik Hizmetleri
Merkezi’ni 2016 yılında, İzmir Gemi Trafik Hizmetleri Merkezi’ni 2017 yılında,
Mersin Gemi Trafik Hizmetleri Merkezi’ni ise 2019 yılında hizmete açtıklarını
hatırlatan Uraloğlu, “Ankara’da Gemi Trafik Hizmetleri Merkezlerinden elde
edilen verilerle tüm kapsama alanlarını gösterir Gemi Trafik Yönetim Merkezi’ni
de hayata geçirdik. Gemi Trafik Hizmetleri Merkezlerimizi ve Kıyı Emniyeti
Genel Müdürlüğümüzü geliştirecek ve güçlendirecek yatırımları daha da
arttırıyoruz. 2009 yılında geçirdiği bir iş kazasında görev şehidi olan
kaptanımız Fahrettin Aksu’nun adını alan ‘Kaptan Fahrettin Aksu Kılavuzluk
İstasyonu’nun yeni hizmet binası da bu anlayışımızın somut bir göstergesidir.”
şeklinde konuştu.
İstanbul Boğazı’nda 2025
Yılının İlk 8 Ayında 26 Bin 264 Bin Gemi Trafiği Gerçekleşti
İstanbul Boğazı’nın, dar yapısı,
keskin dönüşleri, güçlü akıntıları ve yoğun gemi trafiğiyle dünyanın en
tehlikeli su yollarından biri olduğunu ifade eden Uraloğlu, sözlerine şu
şekilde devam etti:
“Yaklaşık 17 mil uzunluğu ile
Aşiyan ve Kandilli arasında Asya ve Avrupa Kıtalarının birbirine 700 metre
kadar yaklaştığı ve gemilerin çok kritik 80 dereceye varan 12 rota değişimi
yapmasını gerektiren ticari bir geçiş koridorudur. İstanbul Boğazı’nda yıl boyu
Kuzey – Güney yönlü, hızı saatte 6 deniz mili üzerine çıkan yüzey akıntısının yanı
sıra, Kandilli, Kanlıca ve Yeniköy’de Anafor akıntıları oluşmaktadır. Aynı
zamanda ortalama 15 metre derinlikte başlayan güney – kuzey yönlü ters dip
akıntısı da mevcuttur. Tüm bu doğal zorluklarının yanı sıra çok yoğun bir gemi
trafiğinin olması geçişleri daha da zorlaştırmaktadır.”
Son beş yıllık süreçte gemi boy
gruplarında özellikle 250 metreden büyük gemilerin sayısında istikrarlı bir
artış gördüklerine dikkati çeken Bakan Uraloğlu, “Ayrıca 2024 yılında İstanbul
Boğazı’ndan 41 bin 363 geminin geçtiğini düşünürsek ne kadar yoğun bir gemi
trafiği olduğu ortadadır. 2025 yılının ilk 8 ayında da 26 bin 264 bin gemi
trafiği gerçekleşti. Bu yoğun trafiğin güvenliğini sağlamak, can, mal ve çevre
emniyetini korumak büyük bir sorumluluk gerektiriyor. İşte bu sorumluluğu, Kıyı
Emniyeti Genel Müdürlüğümüzün uzman ekipleri ve fedakâr kılavuz kaptanlarımız
omuzluyor.” ifadelerini kullandı.
“120 Can Kurtarma
Operasyonuyla 351 Kişiyi Kurtardık”
Kılavuz kaptanlığın ise
denizcilik mesleğinin en seçkin ve zorlu dallarından biri olduğunu söyleyen
Uraloğlu, “Kılavuz kaptanlarımız, gemi kaptanlarına seyir ve manevra konusunda
danışmanlık yaparak, İstanbul Boğazında gemileri güvenle yönlendiriyor. Ben
onları denizlerimizin gizli kahramanları olarak görüyorum. Kılavuz kaptanlarımız,
yalnızca ülkemizde değil, dünya limanlarında da en iyiler arasında anılıyor.
Onların fedakârlığı, profesyonelliği ve cesareti, Türkiye’yi uluslararası
denizcilik arenasında gururla temsil ediyor.
Onlarla birlikte İstanbul Boğazı’ndaki gemi trafiğini titizlikle
yönetiyoruz.” dedi.
Sadece 2024 yılında, İstanbul
Boğazı’ndan geçen 41 bin 363 geminin 25 bin 327'sine kılavuz kaptan hizmeti
sunduklarını belirten Uraloğlu, “2025 yılının ilk 8 ayında ise 15 bin 975
kılavuz kaptan hizmeti sağladık. Yine, aynı dönemde, 120 can kurtarma
operasyonuyla 351 kişiyi kurtardık ve 15 gemi kurtarma operasyonunu başarıyla
gerçekleştirdik.” diye konuştu.
“Son 5 Yılda Kurtarma
Römorkörü Filomuzu 2 Katına Çıkarmış Olduk”
Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğünün,
denizlerde seyir, can, mal ve çevre emniyetini artırmak için filosunu ve
sistemlerini güçlendirmeye ve teknolojisini millileştirmeye de kararlılıkla
devam ettiğini belirten Bakan Uraloğlu, “Son 5 yılda filomuza 10 acil müdahale
römorkörü, 15 rib bot ve 6 kılavuzluk hizmet botu kazandırdık. Böylece, son 5
yılda kurtarma römorkörü filomuzu 2 katına çıkarmış olduk.” dedi.
Bu sayede Türk Boğazlarında 2017
yılında bin 422 gemiye römorkör refakat hizmeti verilirken 2024 yılı itibariyle
7 kattan fazla artarak 10 bin 543 gemiye römorkör refakat hizmeti verdiklerinin
altını çizen Uraloğlu, “2 Acil Müdahale Römorkörü ve 6 Kılavuz Hizmet Botu da
önümüzdeki ayın sonu itibariyle filomuza katılacak. Ayrıca 2 Acil Müdahale
Römorkörü, 6 Kılavuz Hizmet Botu ve 16 adet Çok Maksatlı Hızlı Can Kurtarma
Botunu da önümüzdeki yıl filomuza ekleyeceğiz inşallah.” dedi.
Teknolojik yatırımların da hız
kesmeden devam ettiğini dile getiren Uraloğlu, sözlerine şu şekilde devam etti:
“ASELSAN tarafından geliştirilen
yerli ve milli SERDAR-7M radarlarıyla; İstanbul, Çanakkale, İzmir, İzmit ve
Mersin’de konuşlu gemi trafik hizmetleri sistemlerimizde kullanılan yabancı
menşeli radarları tamamen millileştiriyoruz. Bu radarlar, sadece donanımsal
olarak değil, mevcut yazılımlara entegre edilerek bakım, onarım ve yedek parça
süreçlerinde de zaman ve maliyet tasarrufu sağlayacak. Bu proje, deniz trafiği
güvenliğimizi ve siber egemenliğimizi teminat altına alırken, dışa bağımlılığı
önemli ölçüde azaltacak. Zaten son 2 yılda, 3 adet millî radar sistemimizi
faaliyete aldık. 2027 yılına kadar üç yıl içinde bu merkezlerimizdeki 8 radar
sistemimizi yenileyerek millileştirmiş olacağız. Gemi trafik hizmetlerimize ait trafik
gözetleme istasyonlarında bulunan diğer radarları da peyderpey yenileyeceğiz.”
Uraloğlu, Türkiye Yüzyılı Vizyonu
doğrultusunda, Mavi Vatan’ın her köşesinde yerli ve milli hamlelerin artarak
devam edeceğini belirtti.
Pazartesi
21.8 °
Salı
23 °
Çarşamba
25.6 °