Değerli Aksaraylılar, son günlerde iyice artan ve öksürük, ateş, halsizlik yaygın kas ağrısı ile seyreden hastalık tablosu ile hastaneler doluyor, okullarda çocuklarda yaygın hastalık mevcut bu nedenle mevcut salgın ve alınacak önlemler konusunda bilgi vermek istedim.
Çin’de başlayıp, dünyaya yayıldıktan sonra 6 buçuk milyondan fazla insanın ölümüne neden olan koronavirüs pandemisinin etkileri henüz tamamıyla sona ermemişken, yeni bir grip salgını başladı. Bu kış biraz ağır geçecek gibi duruyor. Kasım ve Mart ayları arası bizim için hastalık ve salgın aylarıdır. Sadece Türkiye’de değil dünyada da şu an ‘triple epidemi’ yani ‘üçlü salgın’ adı verilen; COVID-19, grip ve RSV virüsü salgını yaşanmaktadır.
Kış ayları ile birlikte üç virüs salgını, insanları üçü bir arada veya arka arkaya hasta ediyor. Hastalık çabuk bulaşıyor ve uzun sürüyor. Üç hastalık da benzer semptomlara neden olduğundan birbirlerinden ayırt etmek de artık çok zor. Ağır vakalar pek görülmese de ayakta geçirenlerin sayısı da gerçekten az değil. Ancak en azından ağır hastalık, covid pandemisinin başladığı döneme oranla artık çok daha az. Yetişkin bireylerde tabii altta yatan şeker, kalp gibi kronik rahatsızlığı olanlar ve yaşlılarda covid veya grip de olsa hastalık hala ağır seyredebiliyor.
Üçlü salgın başladı dedik: COVID, Grip ve RSV.
Birinci hastalığımız tabii ki hala Covid. Tüm dünyayı etkileyen ve hayatımızı ve hayata bakışımızı değiştiren Covid Pandemisi henüz bitmedi sadece sıklığı ve ağır hastalık oluşma durumu azaldı. “Grip” şeklinde maalesef hala devam ediyor.
İkinci tehlike de artık mevsimsel grip( İnfluenza) yada domuz gribi gibi isimlerle adlandırılan Grip hastalığıdır. Her yıl “Grip salgını” özellikle kasım ayı sonu ve aralık ayında pik yapar. Bu yıl da aynı şekilde ancak bu yıl farklı olarak diğer virüsler de benzeri hastalık yaptığı için daha fazla sayıda insan hasta oldu. Kronik rahatsızlığı olanlar, 65 yaşın üstünde olanlar bu hastalığı yine diğer durumlarda olduğu gibi daha ağır geçirebilir.
Üçüncü hastalığımız ise RSV. Son günlerde anne-babalar bilir, özellikle çocuklarda RSV virüsünün etken olduğu bir salgın yaşıyoruz. RSV virüsü ( Respiratuar Sinsisyal Virüs) grip ve soğuk algınlığına benzer şikayetlere neden oluyor ve özellikle çocuklarda akciğerleri tehdit ediyor. Daha çok bebeklerde olmak üzere, solunum yolu enfeksiyonlarına neden olan virüsün görülme sıklığı arttı. Kreşteki veya ana sınıfındaki çocuk, hastalığı ailelerine ve onlardan da diğer bireylere taşınıyor.
Ne zaman dikkat etmeliyiz?
Çoğu sağlıklı yetişkinde virüs, soğuk algınlığı veya grip bulgularına benzer belirtilere neden oluyor. En yaygınları arasında burun akıntısı, burun tıkanıklığı, boğaz ağrısı ve öksürük var. Ancak hırıltı ve balgamlı öksürük; enfeksiyonun kötüleştiğini ve alt solunum yollarına yayılarak zatürreye (akciğer enfeksiyonu) neden olduğu anlamına gelebilir. İşte bu durumda mutlaka hekime başvurulmalıdır.
Kimler ağır hastalık açısından risk altında?
Bağışıklık sistemi zayıf olan bebek veya çocuklar veya altta yatan kalp ya da akciğer hastalığı gibi rahatsızlıkları olan 65 yaş ve üstü yetişkinler, en yüksek risk grubundadır.
Aşı var mı?
Grip ve Kovid-19’un aksine halihazırda bir RSV aşısı yok ve 50 yıllık araştırmalara rağmen, onlarca RSV aşı adayı halen geliştirme aşamasındadır. Bu yüzden en azından varolan aşılardan yararlanmak gerekir.
Ne yapılabilir?
Tabii öncelikle maske – mesafe ve hastalık esnasında izolasyon kuralı hala geçerli bir kuraldır. Ayrıca D vitamini seviyesinin artırılması ile birlikte doğru ve iyi beslenilmesi bağışıklık sistemi açısından önem taşımaktadır. Ayrıca en yakın doktora gidip muayene edilip durumunuzun ortaya konması ve gerekli tedaviyi almanız çok önemlidir.
Sağlıkla ve sevgiyle kalın…
