VEHBİ KORKUTATA -KONUK YAZAR


SAVAŞTA OLAN ÜLKELERDEN TAHIL İTHAL EDİYORUZ, NEDEN ÇİFTÇİMİZE DAHA FAZLA SAHİP ÇIKMIYORUZ?

ÇİFTÇİMİZE SAHİP ÇIKARSAK FAKİR FUKARANIN YÜZÜ GÜLER!


 

 

Türkiye Cumhuriyeti Devleti, ülke sıkıntı yaşamasın diye Ukrayna ve Rusya"dan tahıl ithalatına girişti. Kötümü oldu, asla olmadı ve bilakis iyi oldu. Bu tahıl ithalatı ülkemizdeki tahıl ticaretini yapanları bir hayli üzdüğüne benziyor ve istediği şekilde tahılını satamayıp ellerinde kalacağı muhakkaktır. Buğday ülkemizde tavan yaparken; haliyle fırıncılar v.b. gibi unlu mamüllerle üretim yapanlarada gün doğdu. Ürününü 4'e katlayarak zam üstüne zam yaptılar, burada fakir fukarayı düşünen yok! 
AK Parti iktidarı, Ukrayna'dan tahıl ithalatı yaparken enine boyuna iyi düşünerek getirtmeyi planlamışlardır. Maksat, unlu mamüllerin önüne geçip maliyeti düşürmektir. İnanıyorum ki, yapılan ithalat ülke yararınadır diye söylemekte yarar görmekteyim. 
Aslında; Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin bütün tarım arazileri ekilmeğe müsait yerleri vardır. Önemli olan, çiftçinin öz güvenini kazanarak üretimi işlevli haline getirmektir. "Devlet demek güvence demektir değil mi?" O halde devlet üreticisine sahip çıksın, çiftçi ise; devletinin onlara verdiği güven azim ve kararlılılla üstesinden geleceklerinede eminim, ülkemizde dışardan tahıl ithalatına gerekte kalmaz! 

Düşününüz ki, Ukrayna ve Rusya savaşta olmasına rağmen Türkiye onlardan buğday v.b. gibi ürün ithal ediyor,  bunun adı savaş ve buna rağmen halk özveri içerisinde çiftçi hiç durmadan ve savaşı hiçe sayarak üretimini yapabiliyor!

Rusya ve Ukrayna tahıl üretiminde ve ihracatında dünyanın en önemli iki ülkesi. Bu iki ülke arasındaki savaş dünya tarım ve gıda piyasalarını doğrudan etkiliyor. Rusya'nın saldırısı ile birlikte özellikle buğday, mısır, soya, ayçiçeği fiyatlarında önemli artışlar oldu. Yani savaşla ilgisi olmayan insanların sofrasındaki gıdanın fiyatları  artmış durumda. Rusya ve Ukrayna savaşında insanlar can derdinde olmasına rağmen, yinede çiftçi bu çetin savaş koşullarında üretimini yapabiliyor. 

Böyle bir dönemde onların ürettiği, ihraç ettiği tarım ürünleri üzerinden konuşmak, yazmak çok anlamsız geliyor değil mi? Savaş insanları öldürüp ve yok ediyor. Tarımsal üretim ise; gıda, su, insanları yaşatıyor. Bu nedenle savaşı değil, yaşamı, üretimi savunmak zorundayız.  

Türkiye’nin etrafındaki ülkelere bakıldığında; ambargolar hep gündemde kalıyor her nedense! Ama Rusya, Irak, Suriye, İran’a yönelik ambargolar da çok etkili olduğu aşikardır. Kaldı ki, bir ülkede yaşanan sorun, dünyanın diğer ülkelerini de olumsuz etkiliyor değil mi? Rusya ve  Ukrayna savaşında tam olarak bunu yaşıyoruz. Savaşın bir an önce sona ermesini istiyoruz. 

Aslında bu savaştan da alınacak bir çok ders var. Özelliklede tarım ve gıda konusunda. Bu savaştan tarım ve gıda için çıkarılacak en önemli ders, Rusya ve Ukrayna’nın tahıl üretimindeki yeri. Rusya ve Ukrayna tahıl üretiminde ve ihracatında dünyanın en önemli iki ülkesi. Bu iki ülke arasındaki savaş dünya tarım ve gıda piyasalarını doğrudan etkiliyor. Rusya’nın saldırısı ile birlikte özellikle buğday, mısır, soya, ayçiçeği fiyatlarında önemli artışlar oldu. Hiç kimse “Rusya-Ukrayna savaşı bizi etkilemez” diyemez değil mi? 

O zamanlar da gıda, tahıl en önemli gündem konusuydu. O yıllarda tahıl ithalatçısı konumunda olan Rusya, bugün dünyanın en önemli tahıl ihracatçısı ülkelerden birisi konumunda!Özelliklede buğdayda ise; dünyanın en büyük ihracatçısı konumunda olduğunu hatırlatmakta yarar gördüm.  Dünya buğday ihracatının yüzde 20’sini Rusya, yüzde 10’nu Ukrayna gerçekleştiriyor. Tahıl eğer bir "silah ise" bunu en iyi kullanan iki ülkedir. 

Sadece buğday üzerinden değerlendirildiğinde, Rusya’nın buğday üretimi ortalama 77 milyon ton, ihracatı 35 milyon ton. Bu sezon yapılan ihracat miktarı 24 milyon ton seviyesinde. Ukrayna’nın buğday üretimi 33 milyon ton, ihracatı 24 milyon ton. Bu sezon yaptığı ihracat 17.8 milyon ton ve aslımda bu bir rekordur.  İki ülkenin elinde ihraç edilmek üzere 14-15 milyon ton buğday var. Ama savaş çıktığı için bu ihracat kolayca yapılamıyor. 

Özelliklede Ukrayna limanlarını kullanamıyor. Rusya, yaptırımlar nedeniyle bu buğdayı ihraç edemezse sadece Rusya değil dünya bundan olumsuz etkilenir. Özellikle tarımsal üretimi yetersiz olan, üretemeyen ülkelerde, yoksulların yaşamını tehdit ediyor. Türkiye, Rusya ve Ukrayna’dan buğday, arpa, mısır, ayçiçeği, yem sanayinde kullanılan kepek, küspe gibi bir çok ürünü ithal ediyor. Bu ithalatı ya yapamayacak ya da başka ülkelerden çok daha pahalıya alacak. Yani ithalata daha fazla döviz ödeyecek. Türkiye'nin ithalatında Rusya birinci, Ukranya ise; ikinci. Dış ticaret verilerine bakıldığında; durum gerçekten vahim gibi gözükmektedir. 

Türkiye Gıda ve İçecek Sanayi Dernekleri Federasyonu için hazırladığı tarım ve gıdadaki dış ticaret verileri incelendiğinde; Türkiye’nin 2021 sonu itibariyle tarım ve gıda ürünleri ihracatı 25.1 milyar dolar, ithalatı ise 19.5 milyar dolar. Dış ticaret fazlası 5.6 milyar dolar. Tarımda dış ticaret fazlası veriyoruz diye övünecek miyiz? Madem dünya Türkiye'yi konuşuyorsa; tahıl bakımından gümdemde olması lazım.

Bu konuyu yazdığımda, neden ülkemizin toprakları fakir kalsın, topraklarımız çok verimli olmasına rağmen, neden çiftçilerimize el atılmıyor. 
Benim bu ithalat konusunda, ülke savaşta olmasına rağmen, bir taraftan savaş ve bir taraftanda tarım, gerçekten tebrik etmekten başka kelime bulamıyorum.

Sevgi ve Saygılarımla 
Araştırmacı Gazeteci Yazar 
Vehbi Korkutata